KADININ TEK BAŞINA HACCA GİTMESİ

Okuma süres 1 dk, 42 sn
Hanefîler, Hanbelîler ve diğer mezheplerden bazı imamlar, kadına haccın farz olabilmesi için kendisiyle hacca gitmeyi kabul eden kocanın ya da başka bir mahreminin bulunmasını şart görürler. Delilleri de bir çok sahâbiden rivayet edilen su hadîs-i şeriftir: "Allah'a ve Ahiret gününe inanan hiçbir kadının, yanında mahremi yokken sefer müddeti yola çıkması helâl değildir" ( Buhârî, savm 67; Müslim, hac 413-414; Ebû Dâvûd, menâsik 2; Tirmizî, radâ 15) Imâm-i Şâfî ve Mâlik ise mahremin bulunmasını şart olarak görmezler. Onlar da delil olârak şu âyet-i kerime'yi gösterirler: "Beytullah'ı haccetmek, ona yol bulabilenler için, insanlar üzerinde Allah'ın bir hakkıdır." (3/97) Bu âyet; mahremi olan ya da olmayan diye ayrılmıştır (umumidir). Binaenaleyh, maddi imkânı ve en az iki güvenilir kadın arkadaşı bulunan kadın da farz olan haccına gitmelidir derler. Umre de onlara göre vâcip olduğundan, bir defaya mahsus olmak üzere kadın, aynı şekilde umreye de gidebilir. ( Ibn Rüsd, Bidâye I/322) Ama bir defa hac ve umre yapan bir kadın, hiçbir mezhebe göre, mahremi olmaksızın ne hacca ne de umreye gidebilir. Böyle bir kadının gayesi sevap kazanmak ise, önünde iki yol vardır : 1. Hacca sarfedeceği parayı, Islâm için yapılmakta olan akıllıca çalışmalara, okuyan talebeye vermek. 2. Kendisiyle evlenebilecek birisi ile ciddî ve kalıcı bir şekilde nikâhlanmak. Hanefî ve Hanbelîlere göre ise, beraberinde mahremi olmayan kadın hiçbir surette hacca gidemez. Çünkü, âyette geçtiği üzere, kadının oraya yol bulabilmesi, mahreminin bulunmasına bağlıdır Söz konusu hadis bu âyetin umumundan, mahremi bulunmayan kadınlar istisna etmiştir. Umre ise, Hanefilere göre zaten vâcip değildir. ( Bk. Ibn Rüsd, agk. el-Cezirî, el-Fikh, ale'I-mezâbhii'I-erba'a I/636; Şâfiî, el-Um N/117 Hatîp Sirbînî, Mugni'I-muhtâc I/467)
Yorum Yap